Prijevod od "ja sa" na Turski

Prijevodi:

buna tahammül

Kako koristiti "ja sa" u rečenici:

Ja sa neandertalac, lovac koji traži hranu.
Avcı toplayıcı Neandertal adamı, yiyecek arıyor.
Ti sa svojim ranama i ja sa svojim.
Sen kendi yaralarından biliyorsun, ben de benimkilerden!
Što ću ja sa svima vama, pametnim ženama?
Siz akıllı kadınlarla ne yapacağım ben?
Ako mi, oče, dokažeš, da je sa mnom muškarac ikoji razgovarao ili da sam noćas ja sa stvorenjem ikakvim makar riječcu izmijenila, odbaci me, zamrzi me, muči me do smrti!
Baba, uygunsuz saatte bir adamla konuştuğumu ya da dün gece herhangi biriyle konuştuğumu kanıtla, sonra istersen beni reddet, nefret et, ölene dek işkence et.
Hoćeš da odemo na klopu ili nešto slično kad budeš završio sa tim, a ja sa poslom?
İşin bittiğinde ve çalışmayı bırakınca... bir şeyler yemek ya da başka bir şey ister misin?
Bok ja sam Vicki i ja sa m ovisnik.
Merhaba benim adım Vicki ve ben bir bağımlıyım
Dok si ti na sigurnom sa Predsjednik om, što ću ja sa naših petoro djece, Kenny?
Sen başkanla bir taşın altında saklanırken ben 5 çocukla beraber ne yapacağım?
Kad ovaj mobitel zazvoni to ću biti ja sa instrukcijama.
Bu beyaz telefon çalınca, yeni talimatlarla ben arıyor olacağım.
Kakve veze imam ja sa svijetom?
Benim dünya ile ne alakam var ki? - Bilmiyorum.
Onda sam joj rekla da sam ja sa klinike za SIDU... i da moram da ti dam tvoje rezultate testa... znaš, hitno.
Ben de ona AIDS kliniğinden aradığımı ve test sonuçlarını iletmem gerektiğini söyledim. Bilirsin, acilen.
Kada sam ja sa vojskom, ti ćeš privremeno upravljati vladom i državom.
Eğitimim boyunca ülkenin idaresini sen üstleneceksin.
Ali mislim da te ja sa 17 ne bih vidjela da dolaziš, zbog čega mi štitimo svoju djecu.
Ama sanırım senin geldiğini 17 yaşımda göremezdim. Çocuklarımızı bu yüzden koruruz.
Znate dosta regruta, i ja sa njima izgube veliki deo svoje personalnosti u kampu to je i poenta, ali Cens, on se vratio iz kampa jeste bio marinac ali i dalje Cens.
Ben dahil, acemi birliğine giden birçok çaylak kişiliğinden bir parça kaybetmiştir. Bir bakıma. Sadece Chance, asker olarak geri döndü ve hala Chance'ti.
Ja sam časnik sa višim činom i kažem ti, ja sa njima ne idem!
Üst rütbeli bir asker olarak size onlarla gitmeyeceğimi söylüyorum!
Volim tako misliti ali naravno i ja sa čovjek.
Öyle düşünmek isterim, ama nede olsa insanım.
Ja sa svojim malim okom vidim tri kaznena djela u ovoj sobi.
Şöyle bir göz gezdirdim de şu anda bu odada üç ayrı suç işleniyor.
A ja, sa 9 godina sam vukao njegovo jadno dupe natrag kući.
9 yaşındaki bense bu işe yaramaz adamı eve götürürdüm.
Vaša borba za budućnost na neprekidnoj, obnavljajućoj energiji je zadivljujuća i ja sa ponosom mogu da kažem da stojim iza toga.
Devamlı, yenilenebilir enerji üzerine kurulmuş bir gelecek mücadeleniz takdire değer bir şey ve arkasında durmaktan gurur duyduğum bir amaç.
Ako ideš na Leea, onda idem i ja sa tobom.
Eğer Lee'nin peşindeysen, ben de seninle geliyorum.
Ragnar Lothbrok ti ništa ne može dati, a ja, sa druge strane, ti mogu ponuditi sjajan dogovor.
Ragnar Lothbrok sana bir şey veremez fakat ben epey bir şey verebilirim.
Ti pričaš sa mnom, ja sa Skotom Kanigamom, tako to ide.
Benimle konuşursun, ben de Scott Cunningham'le konuşurum ya da tam tersi. Böyle yürür.
Jeli moguće da ja sa 24 godine imam kćerku od 18 godina?
24 ve 18 yaşında çocuklarım olması mümkün mü?
Ti razgovaraš sa dilerima droge i peračima novca, a ja sa Langleyem.
Uyuşturucu satıcıları ve para aklayanlarla konuşuyorsun. Ben Langley ile konuşuyorum.
Isto kao i ja sa svim ostalim mističnim predmetima sam find-
Bulduğum diğer mistik eşyalarla yaptığımın aynısını...
Zato što si ti sa Kriptona, a ja sa Daxama.
Çünkü sen Kryptonlusun, ben Daxamlı... Hayır. Ben sadece...
Ovo sam ja sa 13 godina kad sam počela svoju prvu dijetu.
Bu 13 yaşındaki halim, ilk diyetime başladığım yıllar.
A ovo sam ja sa Youssou N'Dour, na pozornici, zabavljam se kao nikada.
Bu da ben ve Youssou N'Dour, sahnede, hayatımın keyfini çıkarıyorum.
Kuda bih ja sa svojom sramotom?
Sonra ben utancımı nasıl üstümden atarım?
Izraelski kralj ovako mu odgovori: "Na tvoju zapovijed, gospodaru kralju! Tvoj sam ja sa svime što mi pripada."
İsrail Kralı, ‹‹Efendim kralın dediklerini kabul ediyorum›› diye karşılık verdi, ‹‹Beni ve sahip olduğum her şeyi alabilirsin.››
2.0117099285126s

Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!

Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?